3 Aralık 2013 Salı

Yalnızlığıma zalimce bir hayranlık duyuyorum!

      Kendilerine iyice alıştırdıktan sonra giden insanların bıraktığı boşluk duygusal sarsıntılar oluşturabiliyor insanda. Alışkanlıktan dolayı mı yoksa gerçekten sevdiğimiz insanın gidişi mi  sebep oluyor buna? Yani sevmeyip de bir süre aynı ortamı paylaştığımız bir insan gittiğinde de bu tarz bir sarsıntı yaşar mıyız? Bilmiyorum. Denemek lazım.
      Her gidişinde içimde bir burukluk oluyor. Yanımdayken hiç bilmiyorum kıymetini. Bazen yalnızlığımı özlediğimi ve gitmesini istediğimi bile söyleyebilirim. Ama yine de gideceği belli olduğu anda ona söylediğim her kırıcı söz için, saçma sapan şeyler için onu üzdüğüm her an için binlerce kez pişman oluyorum. Kardeşimin "oh senden kurtuluyoruz" demesi çoğu zaman umrumda olmasa bile bazen kafama takılıyor. Gerçekten geçinmesi bu kadar zor biri miyim?
      Sanki hep görünmeyen bir mesafe var gibi.. Bu mesafeyi koyan taraf da muhtemelen benim. Bana "mükemmeliyetçisin" diyen kişi haklı olabilir, öyleyim belki. O önemli değil de bu saatten sonra değişebilir miyim bilmiyorum. Tanrım!!! Hiçbir şey bilmiyorum ben galiba...

Hiç yorum yok:

PİRİNÇ

      İçeri girdiğimde soba yanıyordu usul usul. Loş odanın ölgün aydınlığında, fırlayarak, her tarafı yakıp kül etmek için çıldıran azgın, ...